Gadir Sayfası
Nâdi Aliyyen Duası
1- “Nadi
Aliyyen” Duasının Kısa Nüshası:
Müminlerin Emiri'ne atfedilen
divanın yorumcusu el-Meybudi'den rivayet edilmiştir -Ki o Hicri 10. Yüzyıldan
Şafii bir alimdir.- Dedi ki: Uhud savaşı günlerinde insanlar
bozguna uğrayıp kaçtıklarında Nebi (s.a.s) bu iki beyit
olarak şiir dizeleri ile nida etti (çağrılı seslenişi
oldu):
Arapçası:
نَادِ
عَلِيّاً
مَظْهَرَ
الْعَجَائِبِ *** تَجِدْهُ
عَوْناً لَكَ
فِي
النَّوَائِبِ
كُلُّ
غَمٍّ
وَهَمٍّ
سَيَنْجَلِي ***
بِوَلَايَتِكَ
يَا عَلِيُّ
يَا عَلِيُّ
يَا عَلِي
Okunuşu:
Nâdi ‘Aliyyen mazhare el ‘acaib *** Tecidhu ‘avnen leke finnevaib
Küllu ğammin ve hemmin seyenceli *** Bi-velayetike ya ‘Aliyyu ya ‘Aliyyu ya ‘Aliyyu
Türkçesi:
“Aliyyen” diye nida edin ki o, harikaların
(olağan üstü hallerin) tezahürünü sağlar.
Onu
felaketler ve zor durumlarında bir yardımcı olarak bulacaksın.
Tüm gam(hüzün) ve
üzüntülerini giderip rahatlamanı sağlar.
Velayetin
ile ey Ali, ey Ali, ey Ali" (1)
Bu dizelerdeki sözler, Cevad Muhdisi’ “Vâkiat'ül Gadîyr” adlı kitabında da aktarılmıştır. Aşağıdaki
ekler yapılarak güncellenmiştir:
«بِنُبُوَّتِکَ
یا مُحَمَّد،
بِوَلايَتِكَ
يَا عَلِيُّ»
Nübuvvetin
(Nebiliğin) ile ey Muhammed *** Velayetin ile ey Ali
(Arapçası: bi nübuvvetike ya Muh’ammed *** Bi-velayetike ya ‘Aliyyu')
Ayrıca,
Muhammed’in Nübüvvetinin (Nebiliğinin) bereketi ile hüzün, üzüntü ve
gamların (endişe ve sıkıntıların)
giderildiğini de belirtmiştir
(Not: Belirten Cevat Muhdisi).(2)
“ve Ali bin ebi
Talib’in velayeti (Arapçası: ve velayet ‘Ali bin ebi Talib)”
Allamet'ül Meclisi "Bihar'ül
Envar" kitabında,
Mirza Muhammed Sepher’in anlatımına
Mubidi el-Yezdi tarafından da atıfta bulunulan; Nâsih'üt Tevarih (Tarihleri kopyalayan anlamında) adlı kitabında(3) belirttiğine göre Her iki beyitte
Nebisi (sallallahu aleyhi ve âlihi
ve sellem)'ne hitap edenin bizzat
yüce Allah'ın olduğu bilgisi bulunmaktadır.(4).
Ayrıca,
Hicri 15. Yüzyıl hukukçularından Yadullah Duzduvani şöyle bahsetmiştir: Bu duayı sevap kazanmak maksadıyla okumakta bir sakınca yoktur, ancak bu dua için itibar
edilebilecek bir senet (belge) yoktur.(5)
Hicri dokuzuncu yüzyılda yaşamış Şii alimlerinden Takiyüddin İbrahim el-Kef’ami, el-Misbah adlı kitabında, Şehid'ül Evvel(6) (ilk şehidin) kendi el yazısı ile yazılmış ve tekrar edilmiş olarak bu iki kayıp
beyit dizelerinin var olduğu duaları gördüğünü belirtmiştir ki bu iki beyit
şunlardır:
نَادِ
عَلِيّاً
مَظْهَرَ
الْعَجَائِبِ *** تَجِدْهُ
عَوْناً لَكَ
فِي
النَّوَائِبِ
"Aliyyen”
diye nida edin ki o, harikaların (olağan üstü hallerin) tezahürünü sağlar".
Onu
felaketler ve zor durumlarında bir yardımcı olarak bulacaksın".
(Arapçası: Nâdi ‘Aliyyen mazharel
‘acaib *** Tecidhu ‘avnen leke finnevâib)(7)
Ve bunlar, El-Muhaddis el-Nuvri tarafından "Mustadrak El-Vasail" kitabında El-Misbah’ kitabından alıntı yaparak aktarılmıştır.(8)
“Nadi ‘Aliyyen” zikrinin kısa nüshası, Güney Hindistan’daki
Bijapur’daki Camii mescidinin duvarında, ifadenin sonunda küçük bir değişiklikle
yazılmıştır. Şöyle
ki:
«بِنُبُوَّتِکَ
یا مُحَمَّد بِوِلایَتِکَ
یا عَلیّ»،
(Arapça okunuşu: Bi nübuvvetike ya Muh’ammed *** Bi-velayetike ya ‘Aliyyu)
Türkçesi: "Nübuvvetin
(Nebiliğin) ile ey Muhammed *** Velayetin ile ey Ali"
Ayrıca bu zikir Hindistan’daki Ahmed Nekir kalesinde aslan şeklinde bilgi verilmektedir. (9) (Aşağıda verilen görüntüde, aslan şeklindeki yazı aktarımına bakınız!)(10)
(1) El-Mübiydi "Şerh-i ed-Divân elmensûb
ilâ Emiyr'ül Müminin Ali bin Ebi Talib S.434
(2) Cevad El-Muhdisi "Vaki'at'ül Ğadîyr"
(3) El-Meclisi "Bihâr'ül Envâr" C.20, S.73, Muhammed Taki "Nasih'üt Tevarih" C.2, S.902
(4) Muhammed Taki Sepher"Nasih'üt
Tevarih" C.1, S.355
(5) ed-Duvzduzani "İstiftâat Ayêtullahil Uzma Duvzduzani et-Tebrizi" S.22
(6) Şehid'ül Evvel
(İlk şehid), Ebu Abdullah Şemseddin Muhammed bin Mekki
bin Muhammed eş-Şami el-Âmili el-Cüzeyni (H.734-786) arasında yaşamıştır,
Şehid'ül Evvel orak bilinir.
Hicri 8. yüzyılda Şia fakihlerinin büyüklerindendir. Kendisi aynı zamanda "el-Lemat'üd Dimaşkiyye"
adlı ünlü fıkıh kitabının
yazarıdır. Şia
mezhebinin muhalifleri tarafından şehid edildi. (wikishia)
(7) El-Kefami "el-Misbâh'ul Kefami" S.183
(8) Muhaddis en-Nuri "Müstedrek'ül
Vesâil" C.15, S.483
(9) Buradaki aslandan kasıt, Nadi Aliyyen duası, hat işlemeli olarak aslan şekildeki
yazılımıdır, okuyucuların
anlaması için, bu aslan aşağıda görebilirsiniz.
(10) Makale kaynağı -
Wikishia.com
2- “Nadi Aliyyen” duasının uzun Nüshası:
Dua’nın bu uzun hali, “Nadi Aliyyen” duasının kısa halinin içeriğinin sekiz kat arttırılmış hali olmaktadır. Ancak bu uzun hali, hadis kaynaklarında zikredilmemiştir. Ancak Allamet'ül Meclisi “Zad-el-Mi’ad (Türkçesi: Tekrarları Artırılmış) “ kitabında, bazı dua ve ahraz (Korunma amaçlı dua) kitaplarından yararlanarak zikretmiştir.(1)
El-Meclisi’nin “Zad el-Mi’ad” kitabında verildiği gibi bu uzun olan dua metni her dizesinin ayrı yazımı ile şöyledir:
Türkçesi: Rahman ve rahim olan Allah’ın adıyla (Arapçası: Bismillahirrahmanirrrahim).
Türkçesi: “Aliyyen” diye nida edin ki o, harikaların (olağan üstü hallerin) tezahürünü sağlar (Arapçası: Nâdi ‘Aliyyen mazhare el ‘acaib)
Türkçesi: Zor durumlarında onu, bir yardımcı olarak bulacaksın (Arapçası: Tecidhu ‘avnen leke finnevaib)
Türkçesi: Allah’a ihtiyacım var ve ona bağlıyım (Arapçası: Beliy ilallahi h’acetiy ve ‘aleyhi mu’avveliy)
Türkçesi: Onun her fırlatarak attığı ve benim fırlatarak attığım gerçekleşti (Arapçası: Küllema remyetühu ve remeyte mukteda)
Türkçesi: Tüm gam ve üzüntülerini giderip rahatlamanı sağlar (Arapçası: Küllu ğammin ve hemmin seyenceli)
Türkçesi: Azametin (büyüklüğün) ile ey Allah ve nübüvvetin (peygamberliğin) ile ey Muammed, Allah’ın salat ve selamı onun ve ailesinin üzerine olsun (Arapçası: Bi’azametike ya Allah ve bi nübuvvetike ya Muhammed sallallahu ‘aleyhi ve âlihi ve sellem)
Türkçesi: ve velayetin ile ey Ali, ey Ali, ey Ali (Arapçası: ve bi-velayetike ya ‘Aliyyu ya ‘Aliyyu ya ‘Aliyyu)
Türkçesi: Gizli lütfunun gerçeği ile beni idrak et (beni anla)! (Arapçası: Edrikni bih’ak lütfike el-h’afiyye)
Türkçesi: Allah daha büyüktür, Allah daha büyüktür, Allah daha büyüktür (Arapçası: Allahu ekberu Allahu ekberu Allahu ekberu)
Türkçesi: Ben düşmanlarının
şerrinden uzağım(beriyim), uzağım, uzağım. (Arapçası:
Ena min şerri a’daike beriy'ün beriy'ün beriy'ün)
Türkçesi: "Ancak sana ibadet (kulluk) edip ve ancak senden yardım dileriz"(2) (ayetinin) hakkı için Allah samedimdir(3). (Arapçası: Allahu samadiy bi-h’akki 'iyyâke ne’budu ve iyyake nesta’iynu')
Türkçesi: Ey Ğays (yardım eden)'ın babası, bana yardım et beni anla (idrak
et) ey Ali (Arapçası:
Ya eba el-ğaysi e’ğisniy ya ‘Aliyyu edrikni)
Türkçesi: Ey düşmanı kahreden, ey velinin velisi, ey harikaların (olağan üstü hallerin) tezahürünü sağlayan, ey Murtaza (Razı olan) Ali!)
(Arapçası: ya kahir el ‘aduv, ve yê vêliyel veliyyi, ya mazhare el-‘acaib, ya Murtada Aliyyü)
Türkçesi: Ey kahreden (boyu eğdiren), senin boyun eğdirmen ile boyun eğdirerek boyun eğdiren (Arapçası: Ya kahharu tekahharte bil kahri vel kahru fiy kahri kahrike)
Türkçesi: Ey boyun eğdiren (kahreden), ey büyük (şiddetli) tiranlığı yok eden (ortadan kaldıran) (Arapçası: Ya kahharu ya zelbatşiş şediydi)
Türkçesi:
Sen her şeye boyun eğdiren (kahreden), güçlü, yok edici,
intikamı kuvvetli ve intikamına dayanılmaz olansın (Arapçası: Ente el-Kâhir'ul Cebbâr'ül Mühlik'ül MünteKıym'ül Kaviyyu, velleziy
la yutaku intiKâmûhü)
Türkçesi: "... Ben işimi (emrimi) Allah’a havale ederim. Allah, kullarını görmektedir"(4) (Arapçası: Ve ufevvidu emriy ilallahi, inellahe basiyrun bil-‘ibadi)
Türkçesi:
"Ve sizin ilahınız
olan tek ilahtır, Ondan başka ilah yoktur, Rahman (esirgeyen) ve Rahim (bağışlayan)
O'dur"(5).
(Arapçası: Ve ilahukum ilahun vah’idun la ilahe illa huver rah’menurrah’iymu)
Türkçesi: Allah bana yeter, o ne güzel vekildir(6). (Arapçası: H’esbiyellahu ve ni’mel vekiylu)
Türkçesi: "... O en iyi (nimetli) Mevla ve en iyi (nimetli) yardımcıdır"(7). (Arapçası: Ni’mel Mevla ve ni’men nasiyru)
Türkçesi: Ey yardım isteyenlerin yardımcısı bana yardım et! (Arapçası: Ya ğiyasel müsteğiysiyne eğisniy)
Türkçesi: Ey miskinlere rahim olan (merhamet eden) bana rahmet ver (merhamet et) (Arapçası: Ya rah’im el-mesakiyni erh’amniy)
Türkçesi: Ey Ali beni idrak ettir (beni anla), ey Ali beni idrak ettir (beni anla), ey Ali beni idrak ettir (beni anla), senin rahmetinle ey rahmetlilerin en rahmetlisi! (Arapçası: Ya ‘Aliyyu edrikniy ya ‘Aliyyu edrikniy ya ‘Aliyyu edrikniy bi-rah’metike ya erh’amerrah’imiyn)
(Kaynak: El-Meclisi " Zad el-Ma’ad-Miftâh'ül Cennât" Cilt 1, sayfa 429-430 - Müesseset'ül Alemiy Lil-Matbûât - Lübnan - Beyrut Bas. H.1422 Yılı Baskısı)
Çeviri: Prof. Dr. Fehmi EKMEKÇİ
-------------------------------
(1) Allamet'ül El-Meclisi,
Zad el-Mi’ad, Cilt 1, sayfa 429 - En altta bu kitabın kapak resmi verilmiştir.
(2) Fatiha Süresi 5. Ayet
(3) Samed, mükemmel ve ihtiyaçsız, anlamında bir sıfattır.
(4) Mümin 44. Ayet
(5) Bakara 163. Ayet
(6) Âli İmran
173. Ayete işarettir: "Allah bize yeter, o ne güzel vekildir"
(7) Enfal 40. Ayet
Duanın Orijinal Arapçası:
سمِ
اللهِ
الرَّحمن
الرَّحیم.
نَادِ
عَلِيّاً
مَظْهَرَ
الْعَجَائِبِ
تَجِدْهُ
عَوْناً لَكَ
فِي
النَّوَائِبِ.
لِي
إِلَى اللهِ حَاجَتِي
وَعَلَيْهِ
مُعَوَّلِي
كُلَّمَا رَمْيَتُهُ
وَرَمَيْتَ
مُقْتَضَی
كُلِّ هَمٍّ
وَغَمٍّ
سَيَنْجَلِي
بِعَظَمَتِكَ
يَا اللهُ
وَبِنُبُوَّتِكَ
يَا
مُحَمَّدُ
صَلَّى اللهُ
عَلَيْهِ وَ
آلِهِ وَ
سَلَّمَ
وَبِوَلَايَتِكَ
يَا عَلِيُّ
يَا عَلِيُّ
يَا عَلِيُّ.
أَدْرِكْنِي
بِحَقِّ
لُطْفِكَ الْخَفِيِّ،
اللهُ
أَكْبَرُ
اللهُ
أَكْبَرُ
اللهُ أَكْبَرُ
أَنَا مِنْ
شَرِّ
أَعْدَائِكَ
بَرِيءٌ
بَرِيءٌ
بَرِيءٌ.
اللهُ
صَمَدِي
بِحَقِّ
(إِيَّاكَ
نَعْبُدُ وَإِيَّاكَ
نَسْتَعِينُ)(1)
يَا أَبَا
الْغَيْثِ
أَغِثْنِي
يَا عَلِيُّ
أَدْرِكْنِي.
يَا
قَاهِرَ
الْعَدُوِّ
وَيَا
وَالِيَ الْوَلِيِّ
يَا مَظْهَرَ
الْعَجَائِبِ
يَا مُرْتَضَى
عَلِيُّ.
يَا
قَهَّارُ تَقَهَّرْتَ
بِالْقَهْرِ
وَالْقَهْرُ
فِي قَهْرِ
قَهْرِكَ يَا
قَهَّارُ يَا
ذَا
الْبَطْشِ
الشَّدِيدِ.
أَنْتَ
الْقَاهِرُ
الْجَبَّارُ
الْمُهْلِكُ الْمُنْتَقِمُ
الْقَوِيُّ
وَ الَّذِي
لَا يُطَاقُ
انْتِقَامُهُ.
(...وَأُفَوِّضُ
أَمْرِي
إِلَى اللهِ
إِنَّ اللهَ
بَصِيرٌ
بِالْعِبَادِ)(2)
(وَإِلَهُكُمْ
إِلَهٌ
وَاحِدٌ لَا
إِلَهَ إِلَّا
هُوَ
الرَّحْمَنُ
الرَّحِيمُ)(3).
(حَسْبِيَ
اللهُ
وَنِعْمَ
الْوَكِيلُ)(4) (... نِعْمَ
الْمَوْلَى
وَنِعْمَ
النَّصِيرُ)(5)
يَا غِيَاثَ
الْمُسْتَغِيثِينَ
أَغِثْنِي
يَا رَاحِمَ
الْمَسَاكِينِ
ارْحَمْنِي.
يَا
عَلِيُّ
وَأَدْرِكْنِي
يَا عَلِيُّ
أَدْرِكْنِي
يَا عَلِيُّ
أَدْرِكْنِي
بِرَحْمَتِكَ
يَا أَرْحَمَ
الرَّاحِمِينَ.
--------------------
(1)
سورة الفاتحة:
5
(2) المؤمن: 44
(3) البقرة: 163
(4)
إشارة إلى:
(...
حَسْبُنَا
اللهُ
وَنِعْمَ
الْوَكِيلُ)
نِعْمَ
الْمَوْلَى
وَنِعْمَ
النَّصِيرُ)(آل عمران:
173)
(5) الأنفال:
40
(العلامة
المجلسي في
كتاب زاد
المعاد ج 1 ص 429-430)
Kitabın Kapak Resmi: