HZ.ALİ (K.A.V) NİN SAHABE
OLAN MEYSEM ET-TEMMARA (R.A), KENDİ YANDAŞI VE SEVENİ OLMASI YÜZÜNDEN
NASIL VE KİM TARAFINDAN KATLEDİLECEĞİNİ ONA
ÖNCEDEN HABER VERMESİ İLE İLGİLİ HADİS
Muhsin Eskiocak
Hz.
Ali (K.A.V)nin sahabe olan Meysem Et-Temmarın (r.a) nasıl öldürülüceğini
önceden haber vermesi ile ilgili hadisi: Bu hadis Seyid Radinin El-Hasais Kitabından, es-Seyyid Hüseyin bin
Hamdan El Hasibinin Hidayetül
Kübra kitabından, Meysem et-Temmarın (r.a) oğlu İmrandan nakledilmiştir.Meysem
et-Temmarın oğlu İmran
bin Meysem et-Temmar el-Esedidir. Bu zat Hz.
İmam Ali Zeynel Abidine (A.S) biat etmiştir. Ve onun
şiasındandır.
İmran İbni Meysem (r.a )
hadisi şöyle anlatıyor. Babam Meysem Et-Temmardan duydum, dedi
ki: Günlerden bir gün mevlam Hz. Ali
(K.A.V) beni çağırdı. Ve bana dedi ki: Ey Meysem, seni
Ümeyye
oğullarından Ubeydullah bin Ziyad (lakabı İbn-i Ebihtir.
yani babasının oğlu
(L.A) .Çünkü Ubeydullah İbn-i Ziyadın babası belli
değildi. Babası belli olmadığı için böyle lakap
takmışlardı.) yanına
çağırıp sana diyecek ki : İmam
Aliden teberri et. Peki sen o anda ne yapacaksın? Mevlam
Aliye (K.A.V) dedim ki:
Vallahi senden teberri etmeyeceğim ey mevlam! Mevlam Ali (K.A.V) dedi ki:
Vallahi Ubeydullah bin Ziyad seni ellerinden ve ayaklarından hurma
ağacına astıracak ve seni
öldürtecek. Meysem dedi ki: Bana bütün yapacaklarına
sabredeceğim. Sana olan sevgim yanında onlar bana vız gelir. Mevlam
Ali (K.A.V) dedi ki:
Eğer yanımda olursan,
onun sana yaptıklarına
karşı sen hiçbir acı
duymayacaksın. Seni Ömer İbni
Harisin evinin önündeki hurma ağacına asacaklar.
Meysem et-Temmar (r.a) Hz.
Alinin (K.A.V) kendisine haberini
verdiği Amru İbn-i Harisin evinin bahçesindeki hurma
ağacına devamlı giderdi. Eliyle hurma ağacına vurarak
şöyle derdi: Ey hurma ağacı! Sen benim için yaratıldın. Ben de
senin için doğdum. Sonra Amru Bin Harisin yanına gelerek ona der ki:
Ey Amru! ben sana komşu olursam.
Sen de bana iyi bir komşu ol. Amru
Bin Haris zannediyordu ki, Meysem ona
evine yakın bir yerde ev veya bahçe almak istiyordu. Ona komşu olmak
istediğini zannetti. Amru bin Haris Meyseme dedi ki: Keşke bana komşu
olsan. Bunu ben de çok isterim. Tabi Amru Bin Haris Meysem et-Temmarın asıl ne demek istediğini
anlamamıştı. Sonra Ubeydullah İbn-i Ziyad (l.a) Meysem
et-Temmarı yanına
çağırttı. Huzuruna getirtti ve İbn-i Ziyad (L.A) Meyseme dedi ki: Ey Meysem, Ebu
Turabtan teberri et. Meysem et-Temmar dedi ki: Ben Ebu Turabı
bilmem. İbni Ziyad dedi ki: Yani Hz Aliden teberri et. Meysem dedi ki:
Bunu yapmayacağım, ondan teberi etmeyeceğim, dedi. İbn-i Ziyad dedi ki: Eğer
teberi etmezsen vallahi seni öldüreceğim. Meysem et-Temmar dedi ki:
Vallahi senin beni öldüreceğini Mevlam
Ali (K.A.V) bana önceden haberini vermişti.
Bana senin benden bunu isteyeceğine, benim de bunu kabul
etmeyeceğimi, daha sonra senin beni Amru Bin Harisin evinin önündeki
hurma ağacına asacağını haber etti. Bu olayın
Çarşamba günü olacağını söyledi. Hatta bu olay
olmadan önce burnumdan çok kan geleceğini de söyledi. Nitekim
burnumdan kan da geldi. Burnumdan kan gelmesi ölümümün ertesi gün
olacağının habercisiydi. İbn-i Ziyad (Allahın laneti
üzerinde olsun) Meysem et-Temmarın Amru Bin Harisin bahçesinde bulunan
hurma ağacına asılmasını askerlerine söyledi. Sonra onu hurma
ağacına astılar. Ama ağaçta asılı haldeyken halen insanlara şöyle diyordu:
Öldürülmeden önce bana sorunuz, Allaha ant olsun ki, size geçen ve
Kıyamet gününe kadar gelecek ilimden haber veririm, olacak fitnelerden size haber veririm, insanlar ona
sorduklarında, onlara bir hadisten haber verdi, bu esnada Ubeydullah bin
Ziyad tarafından bir elçi gelir, onu kurşundan olan bir bantla
kapattırır, ile onu
bağlar, artık konuşması engellenir, bunun üzerine
elleriyle, gözleriyle ve kaşlarıyla işaret ederek bir
şeyler anlatmaya çalışıyordu. Çoğu insan da bu
yaptığı hareketlerden bile bazı şeyleri anlıyordu.
Sonra melun İbn-i Ziyad onun öldürülmesi emrini verdi. Amru bin
Harisin civarında bulunan ve her zaman onu muhatap ettiği hurma
ağacına asılı haldeyken, onu öldürttü.
Kaynaklar:
1) es-Seyyid
Hüseyin bin hamdan el-Hasiybi el-Hideyetiül Kübra S.132-134
2) Muhsin Akil Meacizü Ehlul Beyt (Ehli
Beytin Mucizeleri ) S.79-80
3) es-Seyyid Radi Hasaisül Eimmeh S.54-55
4) Kutbuddin er-Ravendi el-Heraic vel-Ceraih C.1,
S.229
İbn-i Ziyad, Yezidin ve onun öncesi Muaviyenin
adamıydı. Hatta Muaviye onu yanına çağırtıp dedi
ki: Senin kim olduğunu bilen yok.Yani senin babanın kim olduğu
belli değil. Eğer benimle beraber
Hz. Aliye karşı birleşirsen, ben de
insanlara senin babanın benim babam olduğunu
söyleyeceğim.Yani Ebu Süfyanın oğlu dolayısı ile
benim kardeşim olacaksın. Böylece baban belli olacak ve insanlar sana bir daha İbn-i Ebih
yani babasının oğlu diyemeyecekler.. Bu lain insan Hz. Hüseyinin (A.S) katledilmesinde de
başrol oyuncusuydu. Böylece
Meysem et-Temmar (r.a) hakkı söyleyerek cennet ehli olduğunu
göstermiştir. İbn-i Ziyad ise has sahabeden olan Meysem
et-Temmarı (r.a) katlederek cehennemi seçmişti. Çünkü
Kurân-ı Kerimde diyor ki:
Kim bir mümini
kasten öldürürse, onun cezası, içinde ebedi kalacağı
cehennemdir. Allah ona gazap etmiş, lânet etmiş ve onun için büyük
bir azap hazırlamıştır. (Nisa, 93. ayet)
Meysem et-Temmara
(r.a) yüce Allahtan binlerce rahmet olsun. O şehitlerin mertebesine
ulaştı. Ve Cennette en güzel yerde yerini aldı. Selam olsun ona
, binlerce selam olsun
.
Allahın rahmeti , salat ve selamı Hz.Muhammed (s.a.a) ve onun pak tertemiz Eh-li Beyti olan Hz. Ali , Hz. Fatımaya, Hz. Hasan,
Hz.Hüseyine ve Onlardan sonra gelecek
dokuz hak imama olsun . Yüce
Allahın fakir bir kulu
olarak, yüce Allahtan dilerim ki; Sonsuz rahmetini bizden esirgemesin.
Bizi ondan korkan takvalı
ve güzel amel
işleyen salih kullarından eylesin
ve kıyamet gününde
bizleri Ehl-i Bey-ti sevenlerle beraber haşr etsin.Hamd ancak
alemlerin rabbi olan yüce ALLAH a
(c.c.) mahsustur.
18
Mart 2010 ( 4 rabiusseni 1431) Perşembe günü
(Çeviren ve Yazan : Muhsin ESKİOCAK muhsineskiocak@hotmail.com
HARBİYE/ HATAY